Nefret

Sıcak! Nefret ederim ne yapacağını bilmeyen doğadan. Bu kadar sıcak fazla… Gereksiz yani… ay! Yorgunum! Nefret ederim yürüdükten ya da yemek yedikten sonra yorulan vücuttan… Of! Bu ne? Böcekmiş. Nefret ederim yolunu bilmeyen dervişten. Ay! Sıcak. Kimse yok. Burada daha ne kadar duracağım. Nerede? Nerede? Nerede? He. Arabada kaldı. Kimsede hatırlatmadı. Yeni bir liste verilmeli. Bunlar kim? He. Nefret ederim unutkanlıktan… Doğrusunu söylemek gerekirse bu doğa olaylarına çözüm bulmak gerek. Ya da bu insanları kör etmem gerek. Nerede duruyor bunlar? Yazık. Yazık. Kimsesizler. Ekmekler gene çöpte. Toprak masum değil. Ondan geldiğimizi söylemiştim size. Ona geri dönecek miyiz? Belki bir ihtimal… Nefret ederim intihar edenlerden! Pes edenleri sevmem. Hayattan sıkılmışlar da öyle… Kimseye bir şey söylemeyin. Duracağım burada. Öylesine. Uzunca. Sakince. Yiyeceğim yemeğimi siktirip gideceğim. Yalnız değilim. Arkamda koskoca doğa var. İnsanlar var. Evet, evet insanlar var. Daha ne kadar yaşayacağım bu durumu? Daha ne kadar söyleyeceğim? Acaba şu an çocuklarım ne yapıyor? Nefret ederim çocuklarını sevmeyen ebeveynlerden. Durmaksızın koşun. Gözünüz doysun. Sakin kalmayın. Ayaklanın. Ha burada! He şurada! Kalmayın. Sokaklar boktan yerler. Evinizde kalın. Sakin kalmayın. Tv pornolarını izleyin. Tv boşalana kadar başında bekleyin. Gözünüzü dahi kırpmayın. Işık söndüğünde toprağa geri dönmeyin. Tohumunuzu ekin. Çocuklarınız dallardan bir meyve olarak toplansın. Düşsün. Yıldızlar gibi olmayın. Gösterişten bahsediyorum. Bu kadar gösteriş meraklısı olmayın. Sakin olmayın. Bu kim? Böcek… Nefret ederim gösteriş meraklısı toplumdan. Ben söylemeden ölmeyin. Yalnız kalmayın. Durun. Kırmızı ışıkta beklemeyin. Ceza iyidir. Yiyin. İçin. Sıçmayın. Ağzınızla kusun. Durumu sonra özetleyin. Of! Çok sıcak! Nefret ederim uzun uzun yağan yağmurdan, çamurdan, sesten, boktan, püsürden, söylemlerden… Hızlı olun. Yakalayın. Ev dikin. Ama içinde olmayın. Bekleyin. Sabırlı olmayın. Çıngar çıkarın. Sakın dayak yemeyin. Ne olacağına bakın. Sonra gülün. Gülün. Gülün. Kahkaha atın. Sonra durun. Bakalım neler diyorlar? Nefret ederim çok bilip az konuşanlardan… Sabah kahvaltısını hiçbir şeye değişmem. Kahvaltı severim. Portakal suyu midemi ekşitiyor ama kahvaltı severim. Zıplayın. Erişebildiğiniz yere kadar. Bana kadar…