Allah’ın Adıyla…
Hamd, âlemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur. Salat ve selam, O’nun sevgili Resulüne, pak ehli beytine ve kıyamete kadar yolunu sürdürenlerin üzerine olsun.
“Şeytan, içkide ve kumarda aranıza düşmanlık ve kin düşürmek, sizi Allah’ı anmaktan ve namaz kılmaktan alıkoymak ister Artık siz hepiniz vazgeçtiniz değil mi?” [1]
Sokaklarımızda, caddelerimizde her yıl tekerrür eden şeytanın pisliklerinden biri kumar, yine adına yılbaşı denilen şu günlerde ortaya çıktı. Gizlisi suç sayılan bu melun, devletin eliyle yasal hale geliyor. Hâlbuki helal de haram da apaçık bellidir.
Resulullah (a.s) bir hadisinde şöyle buyurur: “Şurası muhakkak ki, haramlar apaçık bellidir, helaller de apaçık bellidir. Bu ikisi arasında şüpheli olanlar vardır. İnsanlardan çoğu bunları bilmez. Bu durumda, kim şüpheli şeylerden kaçınırsa, dinini de, ırzını da korumuş olur. Kim de şüpheli şeylere düşerse harama düşmüş olur.’’ [2]
Demek ki ırzın ve dinin korunması yalnızca haramlardan kaçmakla, ondan uzak durmakla mümkündür.
Ümmet olarak içine düştüğümüz zillet zaten bundan değil midir? Ölüme sevdalı olan bir milleti, yaşamaya muhtaç hale getirdiler. Bunun sebebi ise insanlığa haramı normalleştirmeleriydi. Mesela milli piyango diye isimlendirdiğimiz kumar, (sözde) resmi dini İslam olan ülkede resmi olarak üzerine yasal haklar, kanunlar koyularak oynatılıyor. Oysa devletin eliyle oynatılması haramı helal yapmaz.
Helal yoldan kazanılmayan kazanç kesinlikle amansız bir hastalıktır. Ve kim, helal yoldan mal kazanır ve yerli yerinde harcarsa, işte bu, suyun taş üzerindeki toprağı yıkadığı gibi, onun günahlarını yıkayıp temizler. Günah kazandığında sevinmen, günahtan daha büyüktür. Kazanamadığın günaha üzülmen de günahtan daha büyüktür. Eğer kul, rızkı gelinceye kadar sabrederse, Allah kuluna verecektir. Kul sabırsızlık gösterir de haram şeylerden alırsa, Allah onun helal olan rızkını da eksiltecektir.
Devletin eliyle oynatılan bu haram, günden güne sadece Müslüman halkı değil, devletin de temellerini sarsmaktadır. Hiçbir devlet istikametini bozduktan, haktan saptıktan sonra ayakta kalmamıştır. Zamanında genel ev açarken kesilen kurbanların yerini şimdiyse kumara başlarken ‘bismillah’ almış. Devlet yöneticileri ve halk, Allah’ın azabını hatırlamalıdır. Asırların tecrübesine sahip olan insanoğlunun düşmanı, şeytanı iyi tanımalı ve adımlarımızı ona göre atmalıyız. Allah (c.c) bir ayet-i kerimesinde şöyle buyurur: ‘’Ey iman edenler! Şarap, kumar, dikili taşlar (putlar) fal ve şans okları birer şeytan işi pisliktir. Bunlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz.’’ [3]
Bilinçli Müslümanlara düşen görev ise her yerde elinden geldiğince bu pisliğe dur demeli ve önüne geçmesidir. Unutmayalım ki asrın tağutlarından olan Roma İmparatorluğuna karşı çıkan da birkaç muvahhid idi.
Bunca yıkılan yuvaların, ölümlerin sebebi olan bu Allah’ın lanetini sadece evimizden ve şehrimizden değil, ülkemizden hatta dünyamızdan dâhil yok etmeliyiz. Bunun için meydanlarda toplanmalı ve basın açıklamaları düzenlenmelidir. Ve siz “Ey kavmimiz! Allah’ın davetçisine uyun, ona iman edin ki, günahlarınızı bağışlasın ve sizi elem dolu bir azaptan kurtarsın.” [4]
[1] (Maide Suresi-91.Ayet)
[2] [Buharî, İman 39, Büyû 2; Müslim, Müsakat 107, (1599); Ebu Davud, Büyû 3, (3329, 3330); Tirmizî, Büyû 1, (1205); Nesâî, Büyû 2, (7, 241).]
[3] (Maide Suresi-90.Ayet)
[4] (Ahkaf Suresi-31.Ayet)