Dünya şampiyonası günlükleri-1

2018 FIVB Bayanlar Dünya Voleybol Şampiyonası’nda ilk iki günün ardından elimizde 3-0’lık bir Kanada galibiyeti ve bir de aynı skorlu Çin mağlubiyeti var. Bu iki maç da bize belli başlı ipuçları verdi fakat asıl yarış şimdi başlıyor. Zira Kanada ve Küba’yı grubun tüm takımları yenecek gibi görünüyor ve Çin de açık bir favori olarak karşımızdaydı.

İlk maçta karşımızdaki Kanada çok dağınık bir görüntüye sahipti. Takımızın genel kalitesi birçok basit hatamıza rağmen bize galibiyeti getirdi. Pasör Cansu pas ritmi ve oyun içi organizasyon açısından yeterli değildi. Guidetti ve/veya takımımızın istatistik antrenörü Cansu’yu pas tercihleri konusunda yönlendirerek en azından sorumluluğun bir kısmını üstlenebilirler. Öyle tahmin ediyorum ki bu turnuva boyunca olabildiğince basit oynamak işimizi kolaylaştıracaktır.

Çin karşılaşması ile ilgili tahminimin gerçekleşmiş olması gayet normaldi. Bu mağlubiyet üzerinden takıma ya da teknik heyete yüklenmenin adil olmadığını düşünüyorum. Ayrıca her şey de kötü sayılmazdı. Özellikle servis ve servis karşılamada set alamadığımız rakibimize karşı büyük üstünlük kurduk. Servis kozu elimizde olduktan sonra her zaman için şansımız var demektir. Ebrar’ın 16 sayılık performansı da kaybedilen maçın teselli edici taraflarından biriydi. Guidetti artık pasör çaprazı pozisyonunda dilediğince rotasyona gidebilir.

Yarını dinlenerek geçirecek olan Sultanlar, Salı günü Bulgaristan karşısına çıkacak. Burada dikkat edilmesi gereken bir nokta var. Gruptan çıkmak adına bir korkumuz bulunmuyor olsa da burada topladığımız puanlar bir üst gruba taşındığı için oldukça önemli. Balkan temsilcisi ilk maçta İtalya’ya 3-0 yenilirken ikinci maçta grubun zayıf halkası olarak nitelendirebilecek Küba’yı 3-0 mağlup etti. Bulgarlar, İtalya karşısında ne kadar silik ise Küba karşısında o oranda baskın bir oyun sergilediler. Zaten bunu skorlara bakınca da gayet net bir şekilde görebilmek mümkün. Takımın yıldızı bir zamanlar Vakıfbank forması da giyen Elitsa Vasileva. Bunun yanında takım kaptanlığını geçen sezon Galatasaray’da oynayan Hristina Ruseva üstlenmiş durumda.

Bu maçın hem Kanada hem de Çin karşılaşmaları gibi olmayacağını söyleyebilirim. Çünkü karşımızda ne organizasyon galibiyeti kısıtlı ve tecrübesiz bir takım var ne de sonsuz bir potansiyele ve korkutucu bir fizik kapasiteye sahip bir dev var. sonuç olarak galip gelmemiz gereken bir maç olduğunu düşünüyorum. Servis ve servis karşılama konusunda az hatayla etkili işler yapmaya devam edebilirsek şansımız baya yüksek olacaktır. Bir de iki haneli skor üretmeyi başarabilen birkaç oyuncumuz olursa işimiz baya baya kolaylaşır. Özellikle pasörün eline gelen toplarda pas ya da atak anında basit hatalar yapmadan sayıyı almak bizim adımıza önemli.

Yeni bir jenerasyonun kadın voleybolu adına sorumluluğu tamamen üzerine aldığı bu sancılı süreci olabildiğince başarılı sonuçlar alarak atlatmamız lazım. Tabii bunun için de destek lazım. Motive edici mesajları ve takıma olan inancı olabildiğince paylaşmak gerektiğini tekrar hatırlatmak istedim. Çarşamba günü ikinci günlükte görüşmek üzere.

Son Yazılar

Voleybol ağırlıklı güncel spor yazıları yazıyor. Marmara Üniversitesi'nde Spor Yönetim Bilimleri Yüksek Lisans eğitimi alıyor. Çeşitli spor kanallarında voleybol maçları anlatıyor.