Vestel çarşamba günü Türkiye Voleybol Federasyonu ile bir sponsorluk sözleşmesi imzalayacak. Anlaşmanın içeriğine dair dedikodular olsa da ben ayrıntıları vermek için resmi açıklamayı beklemeyi tercih ediyorum. Bununla birlikte çok kapsamlı bir sponsorluk olacağına kesin gözüyle bakılıyor. Marka değerini artırmak için Federasyon yaz aylarında çalışmalar yapmıştı. Vestel buna ciddi katkı sağlayacaktır. Çünkü uluslararası alanda tanınırlığı en yüksek Türk markalarından biri. Özellikle şu an dünyanın en kaliteli ligi olarak gösterilen Sultanlar Ligi, Vestel markası ile birlikte anılırsa her iki taraf da kazançlı çıkacaktır.
Efeler Ligi 22 Ekim Cumartesi günü başlayacak. Ekiplerin tek tek ayrıntılı incelemesini okumak siz değerli voleybolseverler için sıkıcı olacaktır. Tamam, itiraf edeyim; belki yazmak da benim için sıkıcı olabilir. Hem sözü çok yormayayım ki hataya düşmeyeyim. Geçtiğimiz hafta ekipler özel turnuvalarda boy gösterdi. Hazırlık maçından hareketle ileriye dönük tahminler yapmak yanıltıcı olacaktır. Buna rağmen İnegöl Belediyespor’un Beşiktaş ve Maliye Milli Piyango’yu yenmesi dikkatimi çekti. Çünkü bu ekiplerin puan cetvelindeki sıralamaları muhtemelen birbirine çok yakın olacak.
Tebrikler Galatasaray
Galatasaray Erkek Voleybol Takımı 8-9 Ekim tarihlerinde mücadele ettiği Balkan Kupası’nı kazandı ve CEV Challenge Cup’a katılma hakkını elde etti. Galatasaray cephesinden rakiplere dair alışılagelmiş temkinli açıklamalar yapılsa da sarı kırmızılı takım çok zorlanmadı. Bu haber aynı zamanda Avrupa’da 6 takımla mücadele edeceğimiz anlamına geliyor. CEV Challenge Cup’ta yer alan takımlara bakıldığında Galatasaray’ın kupa şansı olduğu söylenebilir. Ziraat Bankası da bu kupada yer alacak ve şampiyonluğun güçlü adaylarından olacaktır.
Milli zafer
A Erkek Milli Voleybol Takımı iki maç üzerinden oynanan 3. Raund elemelerinde Portekiz’i 3-0 ve 2-3’lük skorlarla mağlup etti ve Polonya’ya düzenlenecek olan 2017 CEV A Erkekler Avrupa Voleybol Şampiyonası finallerine katılmaya hak kazandı. Zaten Turgutlu’daki maçta Portekiz hiç varlık gösterememişti. Önceki yazılarda kaç kez “ümit ediyorum, inanıyorum, temenni ediyorum” gibi ifadelerle finallere katılma konusundaki arzumu ifade ettim, hatırlamıyorum bile. Sonunda oldu ama ilerde bu kadar zorlanmamalıyız diye düşünüyorum. Artık uluslararası organizasyonlarda çok daha fazla hissettirmeliyiz varlığımızı. Turnuvaların gediklisi olup aynı zamanda dereceler de elde etmeliyiz. Kulüplerden sonra milli takımlar düzeyinde bir sıçrama daha gerekiyor. Sıçramanın ilk adımı olur belki bu turnuva.
