Haşemaya özgürlük!

 

8057545

Son günlerde gündemde olan Fransa’daki yasak ve o malum fotoğraf dikkatinizi çekmiştir. O fotoğrafta, Nice sahilinde 4 polis tesettür mayolu bir kadının yanına gidiyor, yasağa ilişkin uyarıyor ve hatta üstünü çıkarttırıyor. Gerekçesi mi? Kamu düzenini tehdit ettiği ve laiklik ilkesine aykırı olduğu düşüncesiyle çıkarttırıyor.

Yasakla beraber tepkiler de gecikmedi. İnsan Hakları Birliği (LDH) adlı sivil toplum örgütü ve İslamafobi ile Mücadele Derneği (CCIF) yasağın düşünce, din, giyim ve hareket özgürlüğüne aykırı olduğunu belirtti. Sivil toplum örgütleri yasağı Danıştay’a taşıdı. Şu an karar askıda.

Kaçınızı bu gerekçeler tatmin etti bilmiyorum. Yapılan bu muamele aşağılayıcı olarak nitelenebilir. Kendi değerleriyle yaşamaya çalışan bir insan olarak bakarsak eğer, bir zulüm olarak da nitelendirilebilir.

Bu yasaklar insaniyet adına bizi üzse de, Kanada ve İskoçya’da başörtülü kadınlar için yapılan düzenlemeler sevindirici. Başörtülü polislere izin veriliyor.

Türkiye’de de başörtülü polis hürriyeti var artık. Geç kalınmış fakat kıvanç duyduğumuz bir karar.

Din hürriyeti ve dinin gerektirdiği gibi yaşama hürriyeti her insanın en doğal hakkıdır. Çünkü bizi biz yapan inandığımız değerlerimizdir. Bir kişinin değerlerine yasak koymak, o kişinin yaşama hürriyetini elinden almaktır. Bir toplumu medeni yapan ise, farklı değerlere saygı duymak, yaşatmaktır.

İnsanlık, ışığın kırılması sonucu ortaya çıkan gökkuşağı misaline benzer. Ham maddemiz birdir, fakat bizi biz yapan farklı renklerimizdir.

”Biraz tebessüm :)” notu olan sosyal medya paylaşımlarına benziyor yazdığım yazı, biraz da trajikomik. Bu tür yasaklamalar tarihte kalsın artık!

Fatma Hatice CIBIL

 

kaynak: http://www.posta.com.tr , http://www.hurriyet.com.tr

Son Yazılar

1995 doğumlu. Amasyalı. İlahiyatçı.