Japonya’nın Kobe şehrinde düzenlenen 2017 FIVB Dünya Kulüpler Şampiyonası’nda VakıfBank kupanın sahibi oldu.
Finalde Brezilya temsilcisi Rexona SESC ile karşılaşan VakıfBank rakibini 3-0 gibi rahat bir skorla mağlup ederek ikinci kez şampiyon oldu. Daha önce 2013 senesinde de kupayı müzesine götürmeyi başarmıştı.
Eczacıbaşı VitrA da 2017 FIVB Dünya Kulüpler Şampiyonası’nı dördüncülükle kapadı. İsviçre’nin Volero Zürih takımı ile üçüncülük maçında karşı karşıya gelen temsilcimiz Eczacıbaşı VitrA, karşılaşmadan 3-2 mağlup ayrıldı.
Bu sene 11.’incisi yapılan FIVB Dünya Kulüpler Şampiyonası’na üçüncü kez katılan temsilcimiz Eczacıbaşı VitrA, 2015 ve 2016’da ülkemize şampiyonluk kazandırmıştı.
Bireysel ödüllere de temsilcilerimizin oyuncuları damga vurdu. VakıfBank’tan; Zhu Ting “En Değerli Oyuncu (MVP)” ve “En iyi smaçör”, Kübra Çalışkan “İkinci En İyi Orta Oyuncu” ödülünü kazandılar. Bunun yanı sıra Eczacıbaşı VitrA’dan Tijana Boskovic de “En İyi Pasör Çaprazı” ödülünün sahibi oldu.
Başarının ardından peşi peşine tebrikler ve kutlamalar da geldi. Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Gençlik ve Spor Bakanı teker teker bu zafer hakkında mesajlar yayınladılar. Bu durum her ne kadar sıradan gözükse de aslında önem taşıyor. Zira gerek destekçi gerekse muhalif olsun milyonlarca insanın sözlerini önemsediği şahsiyetler bu başarıyı gündeme taşıdığında ülkedeki voleybol algısına katkı sağlamış oluyorlar. Kazandığı başarılarla her geçen gün biraz daha yukarı tırmanan Türk voleybolu bu yollarla da farkındalığını artırıyor.
Mevcut durumda karşımıza şöyle bir tablo çıkıyor: 11 kez düzenlenmiş bu şampiyonada kupa 5 kez (bir de Fenerbahçe’nin 2010 yılındaki şampiyonluğu bulunuyor) ülkemize geldi. Daha da çarpıcı bir istatistik var. Son 5 organizasyonun 4’ünde Türk takımları kupanın sahibi oldu. Son yıllarda dünya voleybolu üzerinde kurulan hakimiyetin en somut göstergesi budur sanırım.
Bu turnuvayla birlikte bu sezonki kulüp karşılaşmaları sonu ermiş oldu. Temsilcilerimiz katıldıkları organizasyonlarda çok fazla yabancı oyuncuyla mücadele etmiş olsalar bile elde edilen başarıların getireceği ivmeyle milli maçlarda da aynı başarının yakalanacağını umuyorum. Sezonu kapanmış olması ile birlikte yazılarımın sıklığı da azalacak. Tekrara düşmemek adına daha uzun aralıklarla yazacağım diğer yazılarda görüşmek üzere
