Pazar günü Turgutlu’da Filenin Efeleri’nin 2017 CEV A Erkekler Avrupa Voleybol Şampiyonası 3. Raunt ilk karşılaşmasında Portekiz ile oynadığı maçı canlı izledim. Türkiye maçı 3-0 kazandı ve böylece rövanş karşılaşması öncesi avantaj yakalamış oldu. Portekiz’de alınacak 2 set milli takımın Polonya’daki finallere gidebilmesi için yeterli olacak. Maçın ayrıntılarına değinip sonra anlatmaktan oldukça keyif aldığım tribünlerden bahsetmek istiyorum.
Maçın kırılma noktası ilk set milli takım 23-21 öndeyken ard arda 3 sayı vererek 24-23 geriye düştüğünde Portekiz’in kaçırdığı servisti. Milliler o seti 28-26 kazanıp öne geçti. Eğer kaybetseydi direnci düşebilirdi çünkü sahada iyi bir çekişme vardı. Keza seti biz alınca Portekiz oyundan düştü ve 2. set hiç varlık gösteremedi. Zaten rakibin kadrosu da çok kaliteli oyunculardan kurulu değil. Karşılıklı sayıların olduğu son seti de alan A Milli Takım maçı kazanmış oldu. Maçtan önceki yazımda servislere özellikle vurgu yapmıştım. Bize maçı kazandıran temel faktör servislerdeki fark oldu diyebiliriz. Bizim 10 servis hatamıza karşın Portekiz 18 hata yaptı ve millilerin servisten 9 direk sayısına karşın Portekiz bunu 3 kez başarabildi. Yani sadece serviste rakipten 14 sayı fazla almış olduk. Bu istatiksel bilginin yanında iyi servis atmış olmanın bizi hep oyunda tuttuğunu da belirtmek lazım. Kısa süreli tutukluklar dışında büyük bir sorun yaşamadı milliler. Takım genel olarak iyiydi denebilir. Metin TOY hücum anlamında takımın lideriydi ve Baturalp Burak GÜNGÖR de dikkat çeken bir performans sergiledi.
Gelelim atmosfere. Ortamın havasını daha iyi solumak için maç saatinden çok önce oradaydım. Salonun cafesinde maçı beklerken Türkiye Voleybol Federasyonu Başkanı Özkan Mutlugil’le kısa bir sohbet etme imkanım oldu. Başkan nezaket gösterip sorularımı cevapladı. O sorulara yazının sonunda yer vereceğim. Halk yoğun ilgi gösterdi maça. Salon girişinde taraftarlara bayraklar dağıtıldı. Daha takımlar ısınmaya çıkmadan tribünler büyük oranda dolmuştu. 7’den 70’e deyimini tam olarak karşılayan bir kitle vardı. Yanıma tonton bir dedeyle nine oturdu. Bir sıra aşağıda da hiç yorulmadan bayrak sallayan ufak bir kız vardı. Branş fark etmeksizin ülkedeki tribünlerin halini düşününce çok şanslı olduğumu hissettim.
Federasyon Başkanı Mutlugil’e önümüzdeki kasım ayında yapılacak başkanlık seçimlerinde aday olmak konusunda ne düşündüğünü sordum. Çok net bir cevap alamayınca “Yaz ayında yaptığınız lansman toplantısında koyduğunuz uzun vadeli hedefler devam etmeyi düşündüğünüzü gösteriyor.” deyip bir atak daha yaptım ama “O Türk voleybolu için çizdiğimiz bir yol haritası, biz olmasak da yeni yönetim çalışmalara devam edebilir veya bazı değişiklikler yapıp öyle uygulayabilir.” dedi. Net konuşmamış olmasına rağmen ben konuşmasından aday olacağı çıkarımını yaptım. İlerleyen dönemde kararını göreceğiz.
Bu aralar yazıların sonu dilek kutusu gibi oluyor farkındayım ama yine de kazanılan avantajla beraber Portekiz’e gidecek olan A Milli Erkek Voleybol Takımı’nın iyi haberle dönmesini dileyerek bitiriyorum.