Tatil Oyunla Değil, Anıyla Güzelleşir

Çocuk ekranı değil, ilgiyi seçer. Yeter ki biz yanında olalım…

Tatiller geldiğinde en çok çocuklar sevinir.

Ama bazen o sevinç, bir tablet ekranında kaybolur.

Ekrana dalan bir çocuk, yavaş yavaş hayattan çekilir.

Ve biz fark etmeden…

Oyunlar büyür, çocuklar yalnızlaşır.

Oysa çocuk en çok temasa, en çok ilgiye muhtaçtır.

Bir bakışa, bir sese, bir birlikte geçirilen saate…

“Yasak” kelimesiyle değil, “yanındayım” duygusuyla büyür.

Bir gününü planlayın mesela…

Belirsizlik ekranı çağırır çünkü.

Sabah biraz kitap, öğleden sonra bir arkadaş ziyareti, akşam ailece oturup konuşmak…

Bunlar küçük şeyler gibi görünür ama çocuğun kalbine iz bırakır.

Bir iş verin ona…

Evin hazırlığında bir sorumluluk, sofraya bir katkı, misafire bir “hoş geldiniz” selamı…

Kız ya da erkek fark etmez, görev verilen çocuk kendini değerli hisseder.

Beraber bir şey yapın.

Yürüyün, sohbet edin, oyun oynayın.

Çocuk ekranı değil, sizi tercih etsin.

Akrabaya gidin, komşuya uğrayın.

Gerçek ilişkiler, sanal oyunlardan daha kalıcıdır.

Unutmayın, sosyal olan çocuk dijitale hapsolmaz.

Ve ona okuyacak bir şey verin.

Kısa bir kitap, bir dua, bir hikâye…

Sonra “anlat bakalım” deyin.

Anlatan çocuk hem öğrenir hem kendini ifade etmeyi öğrenir.

Çünkü mesele ekranı yasaklamak değil…

Onun yerine sevgiyi, ilgiyi ve birlikte geçirilen anları koyabilmektir.

Ve en kıymetlisi şudur:

Çocuğunuza vereceğiniz en değerli bayram hediyesi;

Birlikte geçirilen zamandır.

Velilere 3 Küçük Etkili Tavsiye:

Plan yapın: Belirsizlik ekranı çağırır, program huzur getirir.

Beraber zaman geçirin: Sohbet edin, yürüyüşe çıkın, oyun oynayın.

Eğlenceli sorumluluk verin: Kendini işe yarar hisseden çocuk dijitalde kaybolmaz.

Son Yazılar

İsmail Doğan, 1978 Sivas doğumludur. Hafızlık eğitimini memleketinde tamamlamış, gençlik çağından itibaren Kur'an eğitimine adanmış bir hayat sürmüştür. Şu an Kayseri'de bir hafızlık proje okulunda yönetici olarak görev yapmaktadır. Türkiye'nin birçok ilinde analiz yapılarak, müessesenin gelişimi için yapısal çözümler üretmektedir. Hafızlık eğitimine ve diğer tüm eğitimlere Enneagram bakış açısıyla yaklaşan Doğan, onun öğrencinin mizacına uygun hafızlık yöntemlerini geliştirerek, eğitimi karakter inşasıyla bütünleştiren özgün bir modelin savunucusudur.