Siyasetten Çok Sıkıldık

Sıkılmadık mı artık siyasetle uyuyup siyasetle kalkmaktan. Karsımızdaki kişiyle konuşurken bir sonuca ulaşamadığımız siyaset konularından…

Sıkılmadık mı siyaset ayrıştırması yüzünden insanların kalbini kırmaktan, aramızın açılmasından veya bizzat kendi kalbimizin kırılmasından?

Sıkılmadık mı Sosyal Medya sayfalarımızda siyaset söylemleri görmekten, bu tarz videoları izlemekten, internet paketlerimizi, zamanımızı, enerjimizi bunlarla tüketmekten? Doğal olarak gün içerisinde bunları düşünmekten…

Sıkılmadık mı artık haber kanallarını, sayfalarını çok iyi bilip de hemen Google’a ezbere aratırken; bilim, teknoloji, sanat, edebiyat sayfalarının isimlerini bilmemekten, takip edememekten, etmemekten?

Sıkılmadık mı artık herkes siyaset konuştuğundan konuya uzak kalmamak için istemsizce de olsa yine siyaset ile ilgili haberleri, yazıları, videoları, gazeteleri okumaktan, izlemekten, konuşacak farklı bir konu bulamamaktan ve yine mecburen siyaset konuşmaktan?

Sıkılmadık mı “onlar ve bizler” demekten?

Hakikatten soruyorum ya… Onlar kim bizler kimiz? Onlar ve bizler kim?

+

Ben ciddi anlamda çok sıkıldım.

Farkındayım, haklısınız. Siyasetten kaçınca da gelip boğazımıza yapışıyor.

Ama sıkıldık be…
Hem de çok sıkıldık…

+
Çok gitmeyelim geriye, üç yıl geriye doğru gitsek yeter bize…

Sakın ola parti marti şeklinde düşünmeyin bu konuyu, ona göre sakın!

Soruyorum, üç yıldır ne yaptık ülke olarak?

Dört seçim yaptık mesela. Bir de darbe girişimi var tabi.

Ölüm var, savaş var, işsizlik var, birkaç tane de kelime var zihnimizde (PKK, Havuz Medya, Gezi, FETÖ, Evet-Hayır, Suriye, ABD, İsrail, YPG, Avrupa, Rusya…)

Bu kadar beyinsel enerjiyi bilime ayırsaydık, üretime ayırsaydık acaba ne olurdu diye düşünmeden edemiyorum.

+

Neden bilim yok mesela zihnimizde, neden sanat yok, neden edebiyat yok?

Aynı çıkarımla neden şu kelimeler yok mesela zihnimizde (Mars, tatil, kuantum, sevgi, uzay, ışınlanma, robot, Nobel, astrofizik…)

Neden bizim beynimiz bu kelimelerden uzak? Biz çok mu zekâdan yoksun ve geri kalmış bir ülkeyiz?

Hayır, kesinlikle değiliz.

Ama bizim siyasetimiz var. Hem de beynimize başka bir bilgi girmesini engelleyecek kadar çok fazla bir siyaset…
%25 İşsizlik ile kol gücü, siyasi söylemler ile de zihinler esir alındı.

Öyle gidip dışarıda aramayalım düşmanlarımızı. Kendi kendimizin düşmanıyız. Bana kalsa düşman da aramamamız gerekir de  ‘’Nerelisin?’’ sorusuna ‘’Dünya’lıyım.’’ diyemediğimizden uzak bir konu şimdilik. O yüzden uzaylıları bulmayı beklememiz lazım.

+

Biz siyasetle uğraşırken diğer ülkeler Mars’a çıkıyor haberiniz var mı?

Satürn’ün Enceladus uydusunun Dünya’dan sonra yaşama en uygun yerlerden biri olabileceğini açıklıyorlar. Ve aynı dönemde bizler ise YSK diyoruz; evet, hayır diyoruz…

+

Sınırların, ırkların anlam yitirdiği bir dönemde ilkel siyaset anlayışına takılıp kalmışız. Takılıp kalmak da yetmemiş, bir de 7/24 bunları düşünüyoruz. O da yetmezmiş gibi çocuklara kadar indirmişiz siyaseti. Onlar bile bunları konuşuyor.

Siyaset konuşunca ülkemize yararımız dokunmuş olmuyor, aksine zarar veriyoruz.

Yeter artık yorulmadık mı? Sıkılmadık mı gerçekten?

Son Yazılar

Ümit Burgu Yazar:

Ege Üniversitesi Coğrafya Bölümünden 2015 yılında mezun oldu. Aynı yıl 9 Eylül Üniversitesinde Pedagojik Formasyon eğitimini aldı. Şu anda Coğrafya Öğretmeni olarak çalışmakta.