İnsan ve Hoşgörü

Gurbette yetişenler bilirler. Aslında o kadar da zor değildir farklı kültürlerin bir arada yaşaması.

Çocukluğumuzda ve gençliğimizde sayısını hatırlamadığımız çok milletten ve dinden arkadaşlarımız vardı. Birbirimizi hiçbir zaman dini inancımızdan, hayat görüşümüzden, yaşam tarzımızdan ya da giyim tarzımızdan dolayı yargılamadık. Herkes olduğu gibiydi ve bu şekilde kabul görüyordu. Hiç kimse diğerini değiştirmeyi çalışmıyordu. Hiç kimse diğerinin inancından, hayat görüşünden rahatsız değildi. Herkesin kendi doğruları vardı. Kendi doğrularını yaşarken hiç kimse diğerinin değerlerine saygısızlık göstermezdi.

Hristiyan arkadaşımızın Noel bayramını kutlamak, paskalya bayramında onunla birlikte bahçeye gizlenmiş yumurtaları aramak, geleneksel görüşlere sahip olmalarına rağmen ailelerimizi rahatsız etmezdi.

Hafta sonları gittiğimiz Kur’an kursları vardı. Hristiyan bir arkadaşımız merak ettiği için ziyarete geldiğinde hiç kimse bunu yadırgamazdı.

Ramazan ayında iftar soframıza gayrimüslim bir arkadaşımızı davet etmemiz ailemizi hiçbir zaman rahatsız etmezdi.

Hristiyan bir arkadaşımızın bir yakını vefat ettiğinde ya da bir düğünleri olduğunda kiliseye gidip törene katılmaktan hiç geri konulmadık. Annemiz de başında eşarbıyla bize eşlik eder, okunan dualara birer Fatiha suresi ile eşlik etmemizi isterdi, bizler de öyle yapardık. Çok küçük yaşta öğretildi bize tek bir Yaradan’ın olduğu ve tüm inananların ona ibadet ettiği.

Farklı dini olanları ya da farklı hayat görüşü olanları olduğu gibi kabul etmeyi öğrendik. Tabii ki merak ettik bizden neden farklı bir yaşamları olduğunu. Onlar da bizimkini merak etti. Çocuktuk o zaman yargılamadan sormak kolaydı. Bizler de birbirimize sorular sorarak öğrendik kültürlerimizi, farklı kültürlerin zenginliklerini ve en önemlisi dostça bir arada yaşamayı.

Daha çok küçüktük komşusu açken tok yatanın bizden olmadığını öğrendiğimizde. Komşunun dini, ırkı sorgulanmazdı bunun için. Bir ihtiyacı varsa herkes elinden geleni yapardı.

Yorgo amca bize geldiğinde ne Hristiyan, ne de Yunandı o sadece Yorgo amcaydı, babamızın arkadaşıydı. Keyifle dinlerdik yarım Türkçesiyle anlattığı hikayeleri…

Yunanlı Nene geldiğinde annemizin sadece, sürekli siyah kıyafetler giyen bir arkadaşıydı. Sonradan öğrendik, inancı gereği siyah kıyafetler giyerek ölen eşinin yasını tutuyormuş meğer, ömrünün sonuna kadar. Dini, dili kimsenin umurunda değildi. Biz adının Yunanlı olduğunu zannederdik, çocuktuk…

Şimdi büyüdük, hayat deneyimlerimiz arttı, çok şey öğrendik. Ne kadar da çok şey yitirmişiz geçen yıllarda. Etrafıma bakıyorum, bırakın farklı dine mensup olmayı, en ufak bir farklılığa tahammülü kalmamış kimsenin. Çocukluğumuzda Kürt, Alevi, Laz en fazla lakap olarak kullanılırdı, kimseyi ötekileştirmek için değil. Kendi aile yaşantımızdan farklı bir yaşantı fark ettiğimizde bunu ailemize sorabiliyorduk. Onlar da herkesin farklı geleneklerinin olduğunu söylerlerdi. Biz çocuklar bunları hiçbir zaman tehlike gibi algılamadık. Çocuktuk hepimiz.

Hiçbir şeyin sahibi olmadığımız şu geçici dünyada ne zaman unuttuk insanca bir arada yaşamayı. Keşke tüm insanlar çocukluğu kadar temiz, masum kalabilseydi.

Bu günlerde çocukluğumda ve gençliğimde bana değer katan bu yaşantılar daha çok gelmeye başladı aklıma.

Buradan selam olsun.

Evine gittiğimde annesinin hazırladığı makarna sosunu, içinde belki domuz eti vardır diye benim yememi istemeyen İtalyan arkadaşıma, sinemaya gideceğimiz zaman aramızda babası daha tutucu olan biri var diye yakın olan sinemayı tercih eden Sırp arkadaşıma, doğum gününü kutlayacağı zaman aramazda alkol almayan arkadaşlar olduğu için ona uygun bir mekan tercih eden Alman arkadaşıma, birlikte iftarlar yaptığımız Mısırlı, Faslı, İranlı, Iraklı, Alman, İspanyol, Somalili arkadaşlarıma, aynı toprağın canları olduğumuzu çok küçük yaşta öğrendiğimiz Kürt ve Alevi arkadaşlarıma ve burada adını saymayı unuttuğum hayatımı zenginleştiren tüm dostlarıma sonsuz teşekkürler.

Çocuklarımızı yetiştirirken sevginin, hoşgörünün dozunu yüksek tutalım. Belki bir şeyler değişir.

 

Sevgiler

Gülsüm Tekin

Psikolojik Danışman ve Aile Terapisti

Son Yazılar