İnternet Ve Bilgi Kirliliği!

İnternette yanlış bilginin yayılması çok kolaydır. Peki, nasıl oluyor da bu tarz zincirlere yanlış bilgiler yayılıyor?

*
Çoğumuzun aklına bir soru takıldığında ilk başvurduğu yer Google amcadır. Wikipedia gibi özgür ansiklopediler ise bilgiyi referans aldığımız ilk noktalardandır. Peki ya Wikipedia’ya yanlış olarak yazılan bir bilgi veya görsel nasıl bir sonuca neden olur?

*
Çoğu insanın Wikipedia’yı kesin bilgi kanalı olarak sandığını gördüm. Kısaca algı şundan ibaret: “Bloklarda ve forumlardaki bilgilere şüpheyle bakarım. Ama Wikipedia’da veya haberlerde yazıyorsa o bilgi kesin doğrudur.” Ama unuttuğumuz nokta ise şu: Haberler, siyasi amaçlar ve kar amacı güdebilir. Bu nedenle şüpheyle bakılmalıdır. Wikipedia’ya ise tamamen inanmamalıyız. Çünkü orayı sen-ben oluşturuyoruz. Yine de Wikipedia, birçok bilgi kanalına göre daha gerçekçidir.

*
Haberler konusuna girmeyeceğim. Sıkça kullanılan “Havuz Medya” kelimesi konuya açıklık getirmektedir sanırım. Fakat Wikipedia konusunu biraz açmak gerekiyor.

*
Bir kişi, bir konu hakkında yazı yazacaksa ve ilk bakacağı yer de Wikipedia ise zincirleme yanlışın ilk halkası başlamış olur. Doğal olarak da bir süre sonra yanlış olan bilgi gerçek bilgiyi bastırmış olur. En kaba tabiriyle “Bir delinin kuyuya taş atması” burada kendini gösterir.

Uzmanlık Alanları

Bir diğer yanlış referans ise uzmanlık alanları ile ilgili olan kısımdır. Örneğin “Einstein dünyanın en zeki insanıdır ve beyninin %5’ini kullanılır. Beynimizin %100’ünü kullansak ne olur bir düşünsenize?” denildiğinde biyologlara bu noktada sorumluluk düşmektedir. “Hayır, kardeşim evrimsel olarak kullanmayan bir organ veya işlevsizleşen bir parçamız bir süre sonra yok olur. O yüzden beynimizin %5’ini kullandığımız veya %95’ini kullanmadığımız doğru değildir” demesi lazım. O nedenle uzmanlık alanları da olaya el atmalıdır. Ama aşağıdaki şekilde değil tabi ki…

Dikkat!

“RESMILEŞTI DİKKAT! T.C. Başbakanlık Personel ve Prensipler Genel Müdürlüğünün 16.02.2016 tarih ve 69.471.265-010-06/1955 sayılı Milli Güvenliği tehdit eden örgüt ve yapılarla irtibatlı kamu çalışanları hakkındaki Genelge (2016/4) Resmi Gazetede yayınlanmıştır.’’ Diye devam eden haberler paylaşılıyor insanlar Facebook profilinde. Bir avukatın bunu paylaşması çok kötüdür. Çünkü insanlarda ‘’yahu o avukat kardeşim. Doğru bir bilgi olmasaydı paylaşmazdı ki’’ diye düşünebilirler.

Ne yazık ki bu tarz bilgileri duvarında paylaşan avukatlar da gördüm. Elbette hata yapılabilir. Ama dikkatli olmak gerekiyor. Ben, siz, hepimiz…

*

İşte tam da bu noktada bana da bir sorumluluk düşüyor sanırım.
Kısaca sorunumuzu tanımlarsak “Dünyanın en derin noktası neresidir? Ya da Mariana Çukuru veya ‘’Challenger çukuru” diye Google amcaya sorduğumuzda karşınıza çıkan tüm görseller yanlıştır. Çünkü tüm bu görseller bir atole aittir. Peki, bu atol dediğimiz şey nedir?

*
Atol dediğimiz şey Mercan Adaları’dır. Ortasında göller bulunur. Kısmen veya tamamen kapalıdırlar. Mercanlar genellikle 0 ile 200 metre derinliklerde yaşarlar. Çevresinin derinliği azdır. Peki, nasıl oluyor da 200 metre derinliğe sahip bir görsel 11 kilometre derinliğindeki Mariana Çukuru görseli ile karıştırılır anlaşılması zor.

Bir Örnek Mariana Çukuru

Dünya’nın en derin noktası 11 kilometredir. İki levhanın karşılaşması (çarpışması) sonucu oluşmuştur. Büyük Okyanus’un (Pasifik) Guam Adası yakınlarında bulunur.
Çukura bakmak isterseniz bu koordinatlardan bakabilirsiniz. Koordinatlara baktığınızda aşağıdaki görselle karşılaşırsınız.

Fakat tüm internet âleminde aşağıdaki görseller bulunuyor. Bu bir Atol ve derinliği maksimum 500 metredir.


Bu bilgi kirliliğine maruz kalmamızın bir nedeni de Wikipedia…

Üstteki atol görselinin oluşum aşaması ise aşağıdaki şekildedir.

Mariana Çukuru ise birbirine yaklaşan iki okyanusal levhadan ağır olanın dalmasıyla hendekleri oluşturur.

Sözün özü internette Mariana Çukuru diye baktığınız ve göreceğiniz tüm o görseller yanlıştır. Wikipedia her zaman gerçeği göstermez. Eskiden bilgiye ulaşmak için emek harcardık. Bilgiye ulaşmanın kolaylaştığı bu dönemde ise doğru bilgiye ulaşmak için emek sarf etmeliyiz.

Son Yazılar

Ümit Burgu Yazar:

Ege Üniversitesi Coğrafya Bölümünden 2015 yılında mezun oldu. Aynı yıl 9 Eylül Üniversitesinde Pedagojik Formasyon eğitimini aldı. Şu anda Coğrafya Öğretmeni olarak çalışmakta.