Riekerink’s boys

Riekerink için söylenen “Riekerink bey” ve “Riekerink bye” sözlerinden sonra “Riekerink’s boys” demek farz oldu bana, desem yeridir herhalde. Bursaspor maçı da bunu destekliyordu adeta. Riekerink’i oğlanları kurtardı kanımca. Olası bir mağlubiyette her şey olabilirdi. Yaklaşık 15 bin kişinin olduğu Türk Telekom Arena Stadında Riekerink’in her zaman tribünlere çağrılırken bu maçta çağrılmadığını da öğrendim. Gerisini siz düşünün.

Galatasaray’ın maça iyi başladığını söyleyemem. 8. dakikada Galatasaray’ın bu oyunuyla bu maçı kazanamayacağını yanımdakilere söyledim. Nitekim 14. dakikada Selçuk’un orta sahada kaptırdığı top sonrası Galatasaray’ın defans hattının uyuması nedeniyle Kubilay golünü attı. Gol kesinlikle ofsayttı. Golün üzerinden birkaç dakika geçmişti ki Bruma’nın ceza sahası dışından çektiği şutunda top ceza sahası içindeki voleybol oyuncusu(!) Kubilay’ın eline çarpıyor. Net penaltı. Hakem devam diyor. 31. dakikada Yasin’in paslarıyla, savunmanın arkasına kaçmasıyla, topa vuruşuyla harika bir gol geliyor. Yasin’in kariyerindeki en güzel gollerden biriydi. Sneijder ve Podolski’nin de Yasin ile kurdukları harika üçgeni unutmamak lazım bu golde. Golden sonra daha iyi oynayan ve maçı kazanmak isteyen bir Galatasaray vardı. Galatasaray’ın kanatları iyi kullanamaması da tüm futbolseverlerin gözüne batıyordur herhalde. Orta açmayı bilmeyen birçok oyuncu var takımda. İlk yarının sonunda Galatasaray’ın isabetli ortası yoktu. Topla oynama yüzde 74 ile Galatasaray’ındı. En çok koşan oyuncu King Kong lakaplı De Jong’tu.

İkinci yarının başında Aziz’in ortasında De Jong’un koluna çarpan pozisyona hakemin kararı devam oldu. Bana göre doğru karardı. Çünkü kolları vücuduna bitişikti. Dakika 55’te Sneijder 10 aylık gol orucunu muazzam bir frikik golüyle bozdu. Top iyi falso aldı. Dolayısıyla Harun dışarı gidiyor düşüncesiyle topu bıraktığı için top ağlarla buluştu. Elini uzatsa kurtaracakmış gibi geldi bana. Bu arada frikikten önce Sneijder’e yapılan faul tartışılır. 86. dakikada oyuna giren Eren’in gol atacağını beklemiyordum. Hatta neden alındığını da anlamadım. Ama doğru hamleydi ki nadir gelişen Galatasaray kontra ataklarından birinde Yasin’in Sinan’a verdiği topu bomboş durumdaki Eren’e göndermesiyle klas bir gol daha izledik.

3 kupalı Hamza Hamzaoğlu’nun Riekerink karşısında 3 golle kaybetmesi manidardı. Galatasaray’da Bruma’nın şutlarını geliştirmesi gerekiyor. Yasin, Sneijder, Podolski ve De Jong’u bu maç çok beğendim. Uyumları harikaydı. Galatasaray adına maçın en kötüsü Selçuk’tu. Bilmiyorum bu düşüş nereye kadar devam eder. Bursaspor adına Sivok ve Batalla’yı beğendim. Ayrıca, Jorquera neden ilk 11 de başlamadı anlayamadım. Hakem Barış Şimşek’in bireysel hata yapmadığını düşünüyorum. Ofsayt’tan yenen golde ve penaltı olması gereken pozisyonda yan hakemlerde suçu aramak lazım. Çünkü ikisindede görüş açısı dışındaydı.

Evinde üst üste iki mağlubiyetten sonra bu galibiyet önemliydi. Bununla birlikte, Galatasaray’ın şampiyonluğa oynayacak bir oyuna ve kadro kalitesine sahip olmadığını düşünüyorum. Bu sene en fazla 3. sırada bitirir gibime geliyor. Umarım “Riekerink” ve “Riekerink’s boys” beni yanıltır.

Fotoğraf Kaynağı: http://www.hurriyet.com.tr/galeri-40288705?p=7

 

Son Yazılar

...ama yine de...