Savaşın çocuğuyum

Ülkemde bombaların yağmuruna tutuluyorsam eğer sorgulayın kendinizi… Benim yaşımdaki arkadaşlarım okula koşarken ben bombaların üzerine koşuyorum elimde küçük bir taş parçasıyla, arkadaşlarımın eli kalem tutarken ben silah tutuyorum daha yedi yaşımda, aklımda vatan kaygısıyla. Babamı uğurluyorum her sabah ama içimde ölüm hissiyle “ya bugün gelemezse babam” diye korkuyorum. Çünkü dün babası ile oynayan çocuk  bugün onun özlemini çekiyor. Çaresisiz, hatta  çoğu zaman  köşelerde oturmuş gökyüzünün maviliğine dalıyoruz. Çünkü içlerde bir korku ve içinde şimşeği gösteren o yağmur yüklü bulutları düşünüyoruz. İşte! Biz acımasız insanların savurduğu kurbanlarız. Evlerimiz her geçen gün yıkılırken, ailemizden biri her geçen gün azalırken, sıra ne zaman bana gelecek diye yaşamaya çalışıyoruz. Evimde yemek kokusu gelmesi gerekirken, buram buram barut kokusu geliyor. Bebeklerin beni de kurtarın dermiş gibi ağlamaları, annelerin hiç dinmeyen feryatları sarıyor sokakları. Geceyi bile bombalar aydınlatıyor burada. Ayakta durmaya çalışan kalpler bir sıfır yenik başlıyorlar hayata. Umutlar vurgun yemiş kayıklar gibi kıyıya vurdu. Tüm hayaller darmadağın oldu. Acaba en son ne zaman gülmüştük? Ya da kimin gözlerinde merhamet duygusunu yakalamıştık? Hatırlamıyorduk. Kim bilir ne kadar olmuştu bu duyguları yaşamayalı. Artık her söz anlamsız geliyor. Bu geniz yakan olaylar her geçen gün bizi karanlığa sürüklüyor. Omuz omuza verip dünyaları ele geçiren Ebu Cehilleri durdurabilecek kimselere ihtiyacımız vardı. Ama döndüğümüzde ne bir omuz ne de tutunacak dalları görebiliyorduk. Çektiğimiz ızdıraplar bunlarla da kalmıyor. Her şeyden bihaber, sokaklarda mutluluk çığlıkları atan çocukların seslerini duydukça içlerimiz titriyordu. O an gözlerimden yaşların akmasına engel olamıyordum. Çünkü onlar mutluluk çığlıkları atarken, biz korku çığlıkları atıyorduk. Ama arzuladığımız bunlar değildi. Hayalini kurduğumuz küçücük bir evde ailem ile yaşamayı, okuluma koşmayı özlemiştim. Bunları bir daha yaşayamayacaktık belkide. Ama bir mumun alevi aydınlatırdı bizi, birileri sahip çıkıp yeşertirdi hayallerimizi yeniden. Her gün ellerimizi açıyoruz semaya, binlerce dua ediyoruz; savaşın çocukları değil, barışın çocukları olmak istiyoruz.

 

Fotoğraf kaynağı

 

 

Son Yazılar

Özge Ur Yazar:

1996 doğumlu. Bursalı. Dumlupınar üniversitesi.