Acı, bir resme sığar mı?

Omran Daqneesh and four other children were wounded in an airstrike in Aleppo CREDIT: ALEPPO MEDIA CENTRE

Bu aralar sosyal medyada çok sık yer alan bu resmi görmeyen yoktur sanırım. Fotoğrafta gördüğünüz çocuk, Halep’teki hava saldırıları sonrası enkaz altından çıkarılıp, ambulansta turuncu bir koltuğun üzerinde oturtulmuş, harap bir halde etrafında olup bitenlerden bihaber 5 yaşındaki Omran. İnsanın yüreğini acıtan bu fotoğraf karesinin bir de videolu görüntüsü var. İzlediniz mi bilmiyorum videoda 5 yaşındaki Omran, üzerindeki enkaz kırıntıları ve yüzünün sol tarafını neredeyse tamamen kaplamış başından akan kan ile turuncu bir koltukta oturmuş etrafını ürkek bakışlarla izliyor. Masum yüzünde yaşından beklenmeyecek bir ciddiyet ve soğukkanlılık görülüyor. Yüzündeki donuk ifade içimi ürpertiyor. “5 yaşındaki bir çocuk” diye soruyor insan kendi kendine “Bu haldeyken nasıl olur da en ufak bir acı ifadesi bile belirmez yüzünde?” Eliyle kanamakta olan başına dokunuyor. Avucunda biriken kana yine aynı donuk yüz ifadesiyle bakıp, yapacağı şeyin doğruluğu hakkında tereddüt eden insanlar gibi bir müddet, çok kısa bir an etrafına ürkek bir bakış attıktan sonra elindeki kan lekesini oturduğu turuncu koltuğa sürerek temizlemeye çalışıyor. Ve video bu aşamada bitiyor. Bense ekranın karşısında bütün hayat damarlarım çekilmişcesine kalakalıyorum. Videoyu tekrar tekrar oynatıp, gözlerimi kırpmadan bakıyor ve gördüklerim karşısında sadece oturup ağlıyorum.

Dün izlediğim bu 17 saniyelik videoda insan denen varlığın sebep olduğu bu ve bunlar gibi binlerce katliam geliyor aklıma ve ben ekran karşısında sadece oturup ağlıyorum. Elimden bir şey gelmemesine, o küçük çocuğun bunları yaşamak zorunda olmasına, kendi küçük dünyamızda büyük dertlerle boğuşup dışarıya kulak tıkamamıza, merhametsizliğimize, vicdansızlığımıza, nefretimize sadece oturup ağlıyorum. Sonra kaldığım yerden devam ediyorum hayatıma.

Haberlerde “İnsanlığı utandıran bir kare daha” başlığıyla göreceğiniz bu fotoğrafta insanlığın artık utanacak yüzü kalmadı. Hiçbir fotoğraf karesi utancımızı sığdıramaz kadrajına. “Savaş karşıtı örgütler nerede? Dünya neden sessiz?” türünden yakınmalarımızı çoktan unuttuk. Çünkü bu her gün gördüğümüz binlerce savaş karesinden sadece bir tanesi. Haliyle insan alışıyor. İnsan alıştığına da üzülüyor ama alıştırıyorlar. Şükür ki içimizde bir yerler acıyor hala. Elimizden bir şey gelmiyor ama şükür ki dua edecek kadar vicdanlıyız hala. Allah yardımcınız olsun.

Fotoğraf ve video kaynağı: https://twitter.com/Paradoxy13/status/765995130662912000

Son Yazılar

Pdrci, yazar, çizer. Bir tutunma çabası