Bir insanı tanımadan ona hiçbir şey öğretemezsiniz. Hele ki eğitim gibi insana dokunan bir alanda, sadece akademik zekâya bakmak artık yeterli değil. Çünkü eğitim, yalnızca müfredatla değil, öğrencinin mizaç yapısıyla kurulan bağla anlam kazanır. İşte bu sebeple, dünyada giderek artan sayıda eğitim kurumu, liderlik merkezi ve danışmanlık firması, bireylerin potansiyelini ortaya çıkaran bir sistemi merkeze alıyor: Enneagram.
Enneagram, kişilik tiplerini dokuz temel başlık altında inceleyen, bireyin motivasyon kaynaklarını, karar alışkanlıklarını ve iletişim biçimlerini derinlemesine analiz eden bir sistemdir. Psikolojik kökeni olan bu model, bugün artık yalnızca terapi alanında değil; eğitimde, liderlikte ve kurumsal gelişimde de etkin bir şekilde kullanılmaktadır.
Peki kimler kullanıyor?
- Stanford Üniversitesi, öğretmen eğitimi programlarında Enneagram’ı bireyselleştirilmiş öğrenme stratejileri için bir araç olarak sunuyor.
- Harvard Business School, liderlik ve organizasyon kültürü derslerinde Enneagram’ı tanıtıcı içeriklere yer veriyor.
- Google, bazı liderlik geliştirme programlarında Enneagram temelli analiz yöntemlerinden faydalanıyor. (Özellikle iç iletişim ve takım uyumu üzerine)
- Danimarka Eğitim Bakanlığı, öğretmen eğitimlerinde kişilik temelli öğrenme stratejileri kapsamında Enneagram’a dayalı pedagojik modelleri test ediyor.
- Enneagram Institute (ABD), dünya çapında eğitimciler, yöneticiler, koçlar ve terapistlere yönelik sertifikalı eğitimler veriyor.
Türkiye’de de bu yaklaşım giderek yaygınlaşıyor:
- İbn Haldun Üniversitesi, Temel Enneagram Eğitimi ile öğrenci-öğretmen etkileşiminde mizaç farkındalığı sunmayı amaçlıyor.
- Global Diploma School, mizaç temelli öğrenme modeliyle eğitimciler ve velilere özel rehberlik hizmeti sunuyor.
- Enoksis, okullar ve danışmanlık merkezleri için dijital Enneagram testleriyle öğrenci profilleme ve rehberlik desteği veriyor.
Tüm bu gelişmeler, bize şu gerçeği gösteriyor: Eğitim sistemleri, artık herkese aynı haritayı sunmaktan vazgeçiyor. Çünkü her çocuk farklı bir yön duygusuna, farklı bir iç motivasyona sahip. Enneagram bu farkı görmek için bir pusula sunuyor.
Eğer bir öğretmen öğrencisinin mizaç yapısını bilirse, yalnızca dersi değil; hayatı anlatabilir ona. Eğer bir okul yöneticisi personelinin iletişim tipini tanırsa, sorunları değil çözümleri çoğaltabilir. Ve eğer bir veli çocuğunun derinliğini keşfederse, sadece notları değil, yüreğini de görmeye başlar.
Bu yüzden Enneagram artık dünyanın gündeminde. Çünkü bu sistem, insanı ezberden çıkarıp anlaşılır kılıyor. Eğitim, rehberlik, liderlik ve hatta gündelik ilişkilerde yeni bir bakış açısı sunuyor: Tanımak, öğretmenin ön koşuludur.
Ve bugün, insanı tanımadan onu eğitmenin mümkün olmadığını görenler, bu yönteme yöneliyor. Belki de artık sormamız gereken soru şu: Sistemi değil, öğrenciyi tanıyarak başlayan bir eğitimi neden biz de inşa etmeyelim?