Kirpik uçlarımdan süzülen yaşlarla kapındaydım. Öyle yaşlar ki bunlar yılların kirini, pasını, tozunu, unutulmuşluk, vefasını taşıyordu. Öyle yaş ki kapında olan, acziyetinin bile itirafa gerek duyduğu zayıflığın cisimleşmiş haliydi. Mahcubiyetten kızarmış yanaklar, bükük bir boyun, saklanmaya çalışılan fakat becerilemeyen bir yüz…
Yangın vardımda taşıdığım sönmek kavramından bihaber. Alev alev ama dinecek diye vuslata meyilli bir yangın. Görmelisin eriyordum. Kabul ediyorum ateşi yakan da bendim, kendini ateşlere atan da bendim. Suçum, benliğimin safra zirvesinden taşarken eriyor oluşuma kör olma. Hanende benim de bir odam var. Suyunda benim de nasibim var. Bunu bilmez sanma beni. Yoluna başvurduysam sebebi ancak ve ancak dileğimin gerçek olacağına olan inancımdı. Şansa bırakma, ele bırakma, insana bırakma… Siyahıma mavi ol. Arz talep meselesi deme bu arzularıma. Biçare sol yanım kaynak talepkâr maviliklerine, serin sularına.
Aynaya bakınca onun uzvunu emanet mi bir insan tısladı? Evet, aynen öyleydi. Emanet gibi duruyordu, yıllardır tanıştığım uzvumu. Yabancı, alışılmamış dersem belki biraz daha halimi anlatmaya muktedir olabilirim.
Çok gezdim, çok yol tükettim adım adım. Sokakların yarışması isyanı ile mücadelem pek başarılı çıkmıyordu. En iyi bildiğim şeydi bu: yürümek. Ama en çok sana, tek sana.
Ve ben her gece huzurunda utancın dibini boylarken ümidimin ayaklarına kapanmış, gitmemesini diliyordum. Söylesene senden başka yerim var mı ki? Biliyorsun hep sana geliyorum. Arsızca ve umutla… Pes etmeden, yorulmadan o kapıdayım. Kapı büyük, herkes girebilir gibi. Lakin öyle değil. Sen samimiyeti olmayanı almıyorsun içeri. Dağlar kadar yükümle ezilirken karşında bir af istiyor her hücrem zatından. Bir af, senin için küçük benim için büyük.
Farkındayım halim hal değil. İncinmiş kırılmış bir vaziyette geldim bak. Hadi al beni sinene, bas bağrına.
Yağmurun yeryüzünü arındırdığı gibi koynunda arındır beni. Sakla, koru ama kızma lütfen geç kaldım diye… Kolay değil varabilmek sokaklarına.
Ve sen eminim ki beni, en iyi bildiğini, çok iyi anlıyorsun. Kovalama ki varlığım anlam kazansın. Sis çökertme ufuklarıma. Ben beklerim, açtır güneşlerini ki ısınayım…