Adından da anlaşılacağı üzere minimalist olmak dünya üzerinde küçük bir alan kaplamak ile eşdeğer olarak düşünülebilir.
Zaman zaman yanlış anlaşılsa dahi minimalist yaşam felsefesi aslında ideal-optimist yaşam felsefesi olarak düşünmek de yanlış olmayacaktır. Minimalist olmak harcama yapmamak veya hiç bir şey almamak yada kullanmamak değildir. Aksine gerçekten ihtiyaç olan bir ürün veya hizmetin alınması minimalist felsefeye uygundur. En basit tabirle su içmek için bir bardağa ihtiyacın var ise bir bardak almak senin ihtiyacındır ve alman gerekir. Su içmek için bir bardağın hali hazırda mevcutken beğendiğin veya güzel olduğu için başka bir bardak almak ihtiyaç dışı bir tüketim olduğu için minimalist felsefe bu durumun karşısında durmaktadır. Minimalist yaşam felsefesi aslında basit bir yaşam döngüsü gibi gözükse de çok yönlü toplumsal bir olgu olduğu dikkatlice incelendiğinde göze çarpmaktadır. Minimalist tüketim ile birlikte ihtiyaç dışı fazla tüketimin yanında daha fazla üretmek de anlamsızlaşacağı için fazla üretimin önüne geçilmiş olunmakta ve kapitalist sistemin insanlara dayattığı daha fazlasına ulaşma arzusuna ket vurulmaktadır. Minimalist olmak sadece maddi bir durumdan ibaret değildir. Manen de bu optimizasyonu sağlama çabasının tümüne minimalist yaşam denmektedir. Sadece maddi olarak harcamalarına dikkat eden kişiler kendilerini minimalist olarak tanımlasalar dahi minimalist felsefeyi böyle küçük bir çerçeveye sıkıştırmak doğru olmayacaktır. Bu nedenle hayatın tek bir yönünde minimalist olmak elbette ki önemli olmakla birlikte tam olarak minimalist felsefenin kişi tarafından benimsendiği anlamı taşımamaktadır. Hayatın her alanında ve her yönünde olması gereken ile reel durum arasındaki farkın bütünü bizim minimalist felsefeye olan uzaklığımızı ifade etmektedir. Bazı düşünürler tarafından minimalist felsefenin uygulamada imkansızlıkları dile getirilmiştir. Minimalist olmak ile sadelik arasında zaman içerisinde süregelen bir kıyaslama yapıldığında iki kavram birbiri ile bağlantılı hale gelmiştir. Minimalist yaşam tarzını benimseyen kişilerin genelde sadelikten yana bir hayat sürdürdükleri gözlemlenmekte ve sadeliği savundukları görülmektedir. Aslında bu yakınlık şaşırtıcı değildir. Minimalist yaşam felsefesi sadeliği de içerisinde barındıran bir yaşam felsefesidir.
Minimalist olmak, bazı çevrelerce kötü olarak algılansa da dünyada kapladığı alanı ve kullandığı kaynakları küçültmek; minimize etmek ve bununla birlikte diğer canlıların yaşam hakkına da saygı duyan, fırsat oluşturan bir yapıya sahip olmak kötü bir durum olmayacaktır. Aksine dünyamızda minimalist olmak çevreye,doğaya,insanlara ve diğer canlılara saygı duymak ile eşdeğer olarak algılanmasında bir sakınca yoktur.