YOLcu

Yollar vardır, yorgun ve nefesi kesilmiş atların toynaklarında ezilmiş, hayata rota çizen yollar,

Karanlık gecelerin en sert yalnızlığında, yıldızların intiharıyla kazınmış yollar,

Belli belirsiz isimlerin sahipsiz kaldığı, kimsenin daha önce gidemediği yollar,

Seyyahların haritasında bulunmayan, annesini kalabalıkta kaybetmiş bir evladın hissiyatıyla aranan yollar,

Yoldan geçenlerin hatıralarının yanı başından yürürken, “selam” verilerek itinayla geçilen yollar,

Yolu, yol bellemeden önce, yolda arayışları anlamlı kılan yollar,

Yolda kalanların mezarlarına Fatihalar ve Yasinler okunarak dua makamında geçilen yollar,

Yollar vardır, sahibini sonu belli bir kuyunun macerasına sürükleyen, çıkmaz gibi görünen ama kuyunun dibinden başlayan yollar,

Taşlaşmış bakışların ortasından, ona sığınılan yollar ile rahmet ellerine götüren mütebessim ve engin gönüllü olan yollar,

Bazen bir teknenin kucağında aranan ama denizin bittiği yerde, balığın karnından geçen yollar,

Yollar vardır, sevgilinin nefesini çağların ötesine taşıyan yollar,

Bir ömür arayışla geçirilen, sarp yokuşların, derin vadilerin, sahipsiz patikaların izinde hayata bir elif çizen yollar,

Yollar vardır, etrafı hercai menekşelerle bezenmiş, sarhoş edici kokuların baştan çıkarıcı ayartmalarına direnen çamurlu ve tozlu yollar,

Yol vardır, arayışı ve imanı tüketen sanal zevk ve zenginliklere açılan kapıları besleyen yollar,

Sahte sevgilerin süslü ve cezbedici yansımalarını kabir kıvamında bekleyen yollar,

Sanal bir gerçekliği ayaklara revan yapan, sahibini karanlık dehlizlere götüren yollar,

Yol vardır, nur dağının etekleriyle süpürdüğü, Hira’nın kucaklayıcılığına götüren yollar,

Haticeleri telaşa sürükleyen, hasret yangınlarını her bir adımda dindiren bereketli yollar,

Hira’dan çıkaran, zulmün ve cehaletin ortasına hançer gibi saplanan yollar,

Gül kokularıyla bezenmiş, bastığın her yerde onun adını sayıklayan vefalı yollar,

Yol vardır, ölümü kucaklayanları bağrında yaşatan, anne sıcaklığıyla evlat edinen yollar,

Yol vardır, garip bir yalnızlığı her adımda büyüten, kendini sana açan yollar,

Kendini kendinde bulduran yollar, gecenin örtüsünü gözlerinden silen, seccadenin derinliğinde inci mercan aratan yollar,

Mahlûkatın dilini fısıldayan, eşyanın perdesini yırtan, kelimelerin kabuğunu kıran, zamanın ötesine geçiren yollar,

Benliğini kendinden soyutlayan, seni senden ona götüren semanın katmanlarında gizlenmiş yollar,

Yollar vardır, her kaybedişte seni sana yaklaştıran, kendine gittikçe ona vuslat kılan derin yollar,

Ayaklarına bir Kudüs gücü veren, Musa’nın asasını avuçlarına tutuşturan yollar,

Yollar vardır, semanın ötesine kulluk aşkıyla yakarak kendinden geçiren yollar,

Yolda kalmak da var ey yolcu,

Yolu hakikat bilmekte var,

Yolun neşesine ve malayanisine takılmak da var,

Ey yolcu! Yol olmaya var mısın?

Hakikate götüren bir arayışın yolu var gönül dünyanda,

Hakka götüren bir yolculuk olsun seferin,

Yola, sefere çıkar gibi çık, ardına hiç bakma,

Dönmek, yoldan çıkmaktır,

Yolunu hep hakka çevir ama yoldan çıkma,

Bir yolunu bul,

Yolcu ol,

Gerçeğe ulaştıran bir yol,

Sonu bitimsiz,

Mümkünse tozlu ve taşlı,

Acılar ile çiğnenmiş, umut ile beslenmiş bir yol,

Işığı harlayan, umudu içinde büyüten bir yol,

Kuyudan beslenen, mağarada büyüyen, kızıl denizden geçiren, rüzgarı estiren, ölüyü dirilten, Meryem’i büyüten, istikametini kıble kılan bir yol…

Resim kaynak: http://www.sevgiliugur.com/post/50898839228/yalanlar

 

Son Yazılar

Doğmak ve varlık hamuruna maya tutmak, Yokluk denizinde inci mercan olmak, Kah yel gibi şaha kalkmak, Kah toprak gibi ölü kalmak, Her an yeniden doğmak; ölüme, Ölümüne yaşamak; yaşamak için ölmek, Diri olarak doğanlara ne mutlu, Doğduğu halde ölenlere ne acı. 1975 yılında Adıyaman’da doğdu. 2002 yılında Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden mezun oldu. 2014 yılında Harran Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Kelam ABD’nda yüksek lisansını tamamladı. 2003 yılından beri MEB bünyesinde DKAB öğretmeni. Beyan Yayınlarından, “Tevhid Düşüncesi Ekseninde Kişisel Gelişim Kitapları” adlı kitabı mevcuddur.