TV’deki dizinin final sahnesi yaklaştıkça odadakilerin heyecanı katlanıyordu. Ve beklenen an gelmişti. Ertuğrul Bey düşmanının kafasını kestiğinde, koltukta kurulmuş olan evin babasından
‘’Yaşa, Varol ’’ nidaları duyuldu. Vatan millet düşmanı birisinin daha öldüğünü görmek babayı hayli mutlu etmişti. Dizi den hemen önceki haber bülteninde bedelli müjdesini aldığında tek oğlunu gözünün nurunu askere göndermeyeceği için de ayrıca mutluydu ve keyfi alabildiğine yerindeydi.
Hem oğlunu gözünün önünden ayırmayacak hem de o büyük bir zevkle izlediği kahramanlık dizileri kuşaklar boyunca devam edebilecekti. Çünkü Türk tarihi, diziyi, filme şöyle bırakalım binlerce ciltlik ansiklopedi çıkar.
Peki, bu eşsiz ve şanlı tarih meydana getiren hepimizin dilinde kahraman olanların zoru neydi?
Annelerini mi çok sevmiyorlardı da yanlarından ayrıldılar.
Yoksa kendi çocuklarının büyüdüklerini görmemek için mi vatan savunmasına koştular da sıcak yatak da uyumak varken toprağın kara bağrını seçtiler.
Belki de tek sebebi birkaç bin lira paralarının olmamasıdır.
Hayalini dahi kurmayacağımız şeylerin edebiyatını yapan basiretsiz bir topluluk olmaya başladık.
Bir dava için bir ideal için ölümü dahi göze alamıyorsan onun edebiyatını yapmayacaksın.
Ölü toprağı diyoruz ya miskinliğimizin sebebine.
Belki de toprağı öldüren üzerinde yaşayan basiretsiz ve ruhsuzlardır. Çünkü toprak canlıdır, nimettir ve en önemlisi bu topraklar için canını BEDELSİZ veren milyonlarca canı sinesinde barındırır.
Toprak hala üzerine basmamıza izin veriyorsa yegâne sebebi budur.
Her şeyin bir ücreti olabilir.
Bir evin, bir arabanın ücreti olabilir, ücretini öder ve ona sahip olabilirsin.
Ama vatan sevmenin bedeli olmaz olamaz.
O yüzden burada mevzu bedel değil ücrettir.
Bilimsel çalışma yapan, makale yazan, tez hazırlayan, uluslararası alanda faaliyet gösteren herkes askerlikten muaf tutulsun hem de bedelsiz.
Ama Ahmet Bey kıymetli oğluşundan ayrılacak diye parayı bastırıp bir şeyler muaf tutabiliyorsa kendini, bu garibanın çocuğuna, vatanperver insanlara ve en önemlisi de şehadete yürümüş yiğitlere hakarettir.
Yani onlar birkaç lirası olmadığı için mi şehit oldular? Mevzu bu kadar yavan mıdır? Takdir yüce Türk milletinindir.
Vatan’a olan borç ne bedelle ne ücretle ödenmez.
Yukarıda bahsedilen kişiler tamamen kurgudur. Gerçek kişi kurumlarla alakası yoktur.