Bu sabah yataktan kendimi halsiz hissederek kalktım. Daha ‘‘Aman hasta olmayayım, şifayı kapmayayım’’ demeye kalmadan, birkaç saat içinde boğazımda ve burnumun arkasında bir yanma, baş ağrısı ve kuru öksürük başladı ne yazık ki. Öyle sanıyorum ki grip oldum. Biraz gönülsüzce bugünkü planlarımı iptal ederek, evde portakal suyu ve tarhana çorbası refakatinde istirahat etmeye karar verdim.
Hastalık ne kötü, ne can sıkıcı şey. Sağlığın kıymeti hastalıkta bilinirmiş der ya büyükler… Çok haklılar. Sahiden de insan hayat koşuşturmacası içinde sağlığının kıymetini bilemiyor. Ta ki ufak tefek de olsa hastalanıncaya dek.
Mademki grip oldum, o zaman bunu bir işaret olarak kabul edip, biraz bu hastalıktan ve korunma yollarından bahsedeyim. Grip, akut solunum yolu enfeksiyonları içerisinde yer alan bulaşıcı bir hastalıktır. Dönem dönem Dünya çapında büyük salgınlar yapan grip, en sık kışın son ayları ile ilkbaharın ilk aylarında ortaya çıkar. Bu hastalığa sebep olan mikroorganizma, influenza adı verilen bir virüstür.
Hastalık hava yoluyla yani; öksürme, hapşırma ve konuşma sırasında damlacık yoluyla insandan insana bulaşır. Bunun dışında, hasta kişilerin çıkartılarıyla temas eden kişilerde de hastalık ortaya çıkabilir. Gripli kişi; hastalık belirtileri ortaya çıkmadan bir gün öncesi ile belirtiler ortaya çıktıktan dört gün sonrasına kadar bulaştırıcıdır. Ateş, boğaz ağrısı, baş ağrısı, yaygın kas ağrısı, öksürük, burun akıntısı, halsizlik ve iştahsızlık gripte sıkça ortaya çıkan belirtilerdir. Hastalık ortalama olarak yedi gün sürer. Gribin kliniği; hafif olabileceği gibi, ölüme yol açabilecek kadar ağır da olabilir. Grip; ayakta atlatılabileceği gibi, hastane yatışı ve yoğun bakım tedavisi de gerektirebilir. Hastalık; yaşlılarda, gebelerde, küçük çocuklarda ve kronik hastalığı olan bireylerde; diğer insanlara oranla daha ağır seyredebilmektedir.
Hastalığın tedavisinde semptomatik yaklaşım uygundur. Yatak istirahati, bol sıvı tüketimi, taze sebze meyve tüketimi ve doktor tavsiyesiyle ağrı kesici ve ateş düşürücü ilaçların kullanımı tedavi seçenekleridir. Gripte, antibiyotik kullanımının herhangi bir faydası yoktur. Doktorun uygun gördüğü hallerde antiviral ilaçlar kullanılabilir.
Gripten korunmada en etkili yöntem aşıdır. Aşı kolun üst bölgesine, kas içine yapılır. Aşı, altı aydan büyük bebekler ve gebeler de dahil herkese uygulanabilir. Gribe sebep olan virüsün mutasyona çok açık bir yapısı olması nedeniyle, her yıl yeni aşı geliştirilmesi gerekmektedir. O yılın yeni grip aşısı, her yıl eylül ya da ekim ayında yaptırılmalıdır. Aşı dışında; elleri sık yıkamak, kapalı mekanları havalandırmak, kalabalık ortamlarda pek sık bulunmamaya özen göstermek, dengeli beslenmek ve sigara içmemek gripten korunmada önemlidir.
Herkese hastalıktan uzak, sağlıklı günler dilerim!
