Lastik deyip geçmeyin!

Motordan gelen gücü hareket olarak yansıtarak direksiyon ile verilen yönü izleyen, üzerindeki yükü taşımakla kalmayıp aynı zamanda, emniyetli bir şekilde, ıslak kuru demeden, her zeminde aracı harekete geçirmede ve durdurmada, en büyük katkı elbette ki onundur. Amortisörlere yardımcı olarak sürüş keyfini artırması ve içeri ses almadan hızlı bir yolculuk ile verdiği güven de cabası…

Karda, çamurda ya da yağmurda ve yahut güneşte her zaman dışarıda bıraktığınız ve canınızı emanet ettiğiniz hatta zaman zaman kendinizden bile çok değer verdiğiniz arabanızın, yol ile iletişimini kuran ve onun yola tutunmasını sağlayan lastikleriniz ile hiç tanıştınız mı? onları tanıyor musunuz?

Bisiklet lastiği olarak yapılan bir icadın nasıl araba lastiğe dönüştüğüne baktığımızda, oğlunun üç tekerli bisikleti için J.B Dunlop’un, üzeri lastik solüsyonu ile kaplanmış çadır bezini, tekerleklerin üzerine çivi ile çakarak, içine hava doldurması ile başlayan serüven;

Goodyear’ın kauçuğu kükürt ile pişirip şekillendirmesi, Dunlop’un lastik topuklarına çelik teller yerleştirmesi ve iç lastiği icat etmesiyle gelişim sürecine girmiştir.

1940’lı yılların başında ise lastiklerin taban genişliğini, yanak yüksekliğini ve çapını belirten ebat sistemi getirilerek, günümüzdeki lastikler üretilmeye ve kullanılmaya başlanmıştır.

Daha sonraki yıllarda ise iç lastiğin yerini yeni nesil tubeless (iç lastiksiz) lastikler almıştır.

Son olarak, lastiklerde 1 Kasım 2012 tarihinden itibaren etiketleme uygulaması standart hale gelmiş ve bu lastik etiketleme uygulaması ile lastikler belirli bir kategoride değerlendirilerek, kullanıcılara doğru ve tarafsız bilgi verilmesi amaçlanmıştır.

Şimdi de beş dakikamızı ayırıp, lastiğinizin yanına geçin ve onun dilini okumaya başlayın. Aynı zamanda size neler anlattığını gördüğünüzde şaşıracaksınız.

P  175/65/ – R14 – 82T – tubeless – 0816 ifadesi ile anlatmaya çalıştıklarına bakalım.

P harfi ile kendisinin binek bir otomobil lastiği olduğunu ifade ederken, yerle irtibatını sağlayan yere basan kısmı yani taban genişliğinin 175 mm olduğunu, yanak genişliği / yüksekliği olarak kesit oranının yani basıklık kısmının 175’in % 65 ini ifade ettiğini bildirir. (175×65/100=113,75 mm)

R ile gövde yapısının radyal olduğunu ve janta oturması gereken çapının 14 inç (1inç =2.54cm) olduğu söylemektedir.

T ile hız endeksini ifade etmekte, 82 rakamı ile de azami yük miktarını söylemektedir. Yani, kendisinin en fazla 190 km hıza dayanabileceğini, lastik başına düşen taşıyabileceği en fazla yük miktarının 82 kg olduğunu ifade ederek,  T harfi ile 91 sayısı arasındaki ilişkiyi göstermektedir.

Tubeless ile devam eden tanışma faslında, iç lastik kullanmadığı ifade ederken, yana yana gelmiş 0816 rakamlarının üretim tarihinin 2016 yılının 08.haftası olduğunu şifreli bir dil ile belirtir. (Bildiğiz gibi hiç kullanılmasa bile lastikte bulunan kauçuk 5-6 yılda özelliğini kaybetmekte olduğundan lastikte yıl önem arz eder.)

Lastikleriniz, bir başka ip ucu olarak da, TWI sembolünü sunar. Tread wear indicator açılımı ile Lastiğin 6 farklı yerinde bulunarak  lastiğin aşınma sınırını gösterir. Bu sınır, minumum diş kalınlığı olan 1.6 mm sınırıdır. Kendince çok faydalı olamayacağının farklı bir uslup ile ifadesidir.

MS (mortar and snow ) harfleri ise bize çamur ve kar kavramlarının kısaltılmış şekli olarak hangi şartlarda kullanılması ile ilgili bilgi vermektedir.

Bu kadar mı? Hayır. Burada sadece bir otomobil lastiğinin bir çeşidi ile konuştuk. Farklı araçlarda, farklı lastikler ile tanışmak sizin aracınızla ve tercihinizle ilgili elbette.

Kısaca geçtiğimiz bu bölümde, merak edenler için oto lastiği ile ilgili daha çok bilgi var. Bana bu kadarı yetmez diyenler için bir başlangıç yaptık. Gerisi size kalmış…

Resim kaynak: http://almanlastik.com/v2/index.php/dot-kodu-nasil-okunur

Son Yazılar

Yaşamak ve Yaşatmak. Biri, Araştırmak ve Öğrenmek. Diğeri, Bilmek ve Yazmak.